----------------------------------------------------------------------
http://www.haber7.com/haber/20091113/Atalay-acilimi-ve-yapilacaklari-anlatti-VIDEO.php
Beşir Atalay (bakan, İç İşleri)
(13.10.2009 , TBMM, Genel Kurul,
"Demokratik açılım" adı da verilen
"Milli Birlik ve Demokratik Açılım Projesi"nin
genel görüşmesi, açılış konuşması) :
- Partimizin ismindeki 'adalet' ve 'kalkınma' kelimeleri de
insanın onurlu bir varlık olarak yaşamasına bir atıftır....
Buradaki adalet,
insan onurunun gerektirdiği,
herkesin temel hak ve özgürlüklere sahip olarak
eşit ve hür vatandaş olarak yaşadığı
bir siyasal düzeni işaret eder.
- Unutmayalım ki,
sosyo-ekonomik ve siyasal sorunlarımızın çoğunun kaynağında
adaletsizlik
vardır.
Adaletin gerçek manada tesis edildiği yerde
barış ve huzur vardır.
Adaletin olduğu yerde
sağlıklı bir birey-devlet ilişkisi vardır.
İşte biz, demokratik açılımla,
mülkün temeli olan adaleti güçlendirmeye çalışıyoruz.
Ülke sınırları içerisinde ve kim olursa olsun,
herkesin kendisine adil davranıldığı ve
bu devletin eşit ve özgür bir vatandaşı olarak görüldüğü
duygusunu
pekiştirmeye çalışıyoruz.
Aslında, demokratik açılımın hedeflerinin gerçekleşmesi,
alınacak idari ve yasal tedbirlerle beraber
elde edilecek kazanımların
kimi hak ve özgürlüklerin standardının yükseltilmesinin,
insan onuru ve adalet gibi değerlere dayanan bir zihniyetin
toplumda yaygınlaşmasına bağlıdır.
Kısacası, demokratik açılım
köklü bir zihniyet değişikliğini ve dönüşümünü gerektirmektedir.
Bütün vatandaşlarımızın yürekten inandığı bir iklim değişikliğini gerektirmektedir.
- demokratik açılımın sloganı
'herkes için daha fazla özgürlük'tür.
Biz,
herkes için daha fazla haklar,
daha fazla özgürlük ve
daha fazla demokrasi
diyoruz.
....
Hangi gerekçeyle olursa olsun, temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkesi korumak, demokratik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinin vazifesidir.
Hükümetimiz,
bu anayasal yükümlülüğün bilinciyle,
mevcut insan hakları mekanizmalarını
daha etkin hale getirmiştir.
- Yegane gayemiz,
vatandaşlarımızın onurlu, vakur,
güvenlik içinde ve özgürce yaşamasını sağlamaktır.
Bu bağlamda ilk olarak, oluşturmayı planladığımız
insan haklarını korumaya yönelik yeni denetim mekanizmaları var.
Bilindiği gibi,
Anayasamızın 10. maddesi her türlü ayrımcılığı yasaklamaktadır.
Bu hükmün uygulamasını izleyecek
bağımsız bir mekanizmanın oluşturulması
insan hakları standardımızın
yükselmesine ciddi katkılar sağlayacaktır.
Bu nedenle, birçok demokratik ülkede mevcut olan bağımsız bir
Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu,
ülkemizde de kurulacaktır.
Komisyon, özel ve kamu sektörüne yönelik
her türlü ayrımcılık şikayetini
ele alarak, etkili bir denetim gerçekleştirecektir.
Konu ile ilgili kanun tasarısı yakında Yüce Meclise gönderilecektir.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığını,
bağımsız ve sivil bir
İnsan Hakları Kurumuna
dönüştürmeye yönelik çalışmalar tamamlanmak üzeredir.
Kurumun yapısı ve yetkileri,
ulusal insan hakları mekanizmalarının tabi olması gereken
evrensel esasları belirten
Paris Prensipleri
ışığında düzenlenmektedir.
Bu yeni Kurum da
Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu
gibi,
insan hakları ihlallerini
etkili bir şekilde denetleme işlevi görecektir.
İnsan Hakları Kurumuna
ilişkin kanun tasarısı da yakında Meclise sunulacaktır.
İşkence ve kötü muamele
karşısında kararlı duruşumuzun son örneklerinden biri de
İşkenceye Karşı BM Sözleşmesinin
ihtiyari protokolünün
onaylanmasına dair kanun tasarısıdır.
Bu protokolün onaylanmasıyla birlikte,
işkence ve kötü muameleyle mücadelenin
uluslararası denetim boyutu
daha da pekişmiş olacaktır.
İhtiyari Protokolün
onaylanmasını takiben en geç bir yıl içinde
Ulusal Önleme Mekanizması
kurulacaktır.
- İnsan hakları ihlalleri
konusu başta olmak üzere
kolluk hakkındaki şikayetlerin incelenmesi, izlenmesi ve sonuçlandırılmasını sağlamaya yönelik yeni bir mekanizma oluşturma çalışması devam etmektedir....Kurulması düşünülen
Bağımsız Kolluk Şikayet Mekanizması,
bir yandan işkence ve kötü muamelenin
önlenmesine,
diğer yandan da güvenlik güçlerimizin
haksız yere yıpratılmasının engellenmesine hizmet edecektir.
- yapılacak değişiklikler ve kurulacak mekanizmalar,
"etnik kökeni, inancı, cinsiyeti veya siyasi tercihleri ne olursa olsun
ülkemiz sınırları içinde yaşayan tüm vatandaşlarımızın
temel hak ve özgürlüklerini korumayı"
amaçlamaktadır.
- Biz bu adımlarla, herkes için daha fazla haklar, daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi diyoruz.... bu tür değişiklikler, Türkiye'nin taraf olduğu
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesiyle
uyumlu hale getirmek için de gereklidir.
----------------------------------------------------------------------